Eskiden her şey daha kıymetliymiş, her şeyin değeri daha iyi bilinirmiş gibi geliyor bana.
Tüketmenin bir sonu var, aldığın eşya yıllarca pırıl pırıl dayanıyor, eşyalar üstüne pek çok anıyı yükleniyor... Dinlediğin o plak, okuduğun o kitap daha değerli... Zaman sanki daha bol, yaz sıcağının rehaveti ile hiç bitmeyeceğini düşündüğün öğle saatleri gibi...
Düzenli gitmem ama antikacılar yaşım ilerledikçe gittiğimde en mutlu hissettiğim dükkanlar olmaya başladı sanki.
Dokunduğum her eşyaya ayrı hikayeler yüklemek çok hoşuma gider oldu.
Yeni evime hazırlanmam gereken bu günlerde evime almak istediğim antika 1-2 ufak parçamı her şeyden önce belirlemem ise pek hoş oldu!
Bu sofra setine bayıldım ama mevcut bütçemi aştığı için, bir düşünelim kategorisine atıldı.
Çeşit çeşit fincanlar mevcut, inanılmaz zarif buluyorum bu fincanları. Çeşit bolluğu düşünülerek Almanya'da olan eş ve dosta şimdiden antikacıları, bit pazarlarını gezmeleri için talimat verildi. Oralarda bulunamazsa, bu set aklımda.
Bu dörtlüye ayrı ayrı bayıldım. Çok eğlenceli! Dükkanlarda karşıma çıkmayan Dual 152 pikap ise yine listemde.
Günün ganimeti ve "grand finale" Tanju Okan "Bütün Şarkılarım" plağı oluyor.
Meraklısına not; gezdiğim bu antikacılar Üsküdar Horhor Sokak'tadır.
5 yorum:
Yazının sonuna kadar acaba neresi diye kendimi yedim ama yazmışsın zaten , tez zamanda ziyaret edeceğim. Plağa da içim gitti , keyifli dinlemeler :)
Teşekkür ederim :) Daha keşfedilmemiş çok parça var mutlaka gitmeni öneririm :D Sevgiler!
çok hoşlar ama yaaa :))))
banada beklerim www.kiriksemsiye.blogspot.com.tr
sevgiler
Çok teşekkür ederim:)
Sevgiler,
Deniz
Antikacılara aşığım ben de sizin gibi. Blogunuzu cok sevdim, takipteyim. Bize de bekleriz :)
Sevgiler
Yorum Gönder